İnsan bir o kadar anlaşılmaz bir o kadar da garip bir varlık .kimi zaman kapalı bir kutu gibi oluveriyor içindekileri saklıyor,dışarı yansıtmıyor .kimi zamanda döküyor içindekilerinin tümünü,yansıtıyor benliğini tüm çıplaklığıyla.
Ruhunun güzelliğini herkese açmıyor kanının kaynadığına gösteriyor tüm sıcaklığını. Birden bire soğukluğunu gösterip elinin tersiyle itebiliyor da karşısındakini. içinin ısınmadığı kişiyle hiç yüz göz olmuyor. Saygı sınırları içerisinde yaklaşıyor herkese. Sevmek kavramının kutsallığını içinde yaşıyor,yaşatıyor ve ona göre davranıyor.Doğallık,içtenlik,samimilik duyguları içine işlemiş ama dışarı yansıtmasını da çok iyi biliyor.Bazen bir meleğe dönüşüyor bazıları için.iyilik meleğine..bazıları içinde belki uyuz bir mahlukata.bilinmez… Ama bildiği tek bir şey var değişken, dengesiz, kararsız birine dönüşebiliyor.bir anda saçmalayabiliyor her insanda olabileceği gibi.yeri geliyor çılgınca eğleniyor,kahkahalara boğuluyor,içiyor,kendinden geçercesine dans ediyor.hayatı dolu dolu yaşayan biri oluveriyor. Zaman zaman yalnızlığın sessizliğine gömülerek ruhunu dinlendiren şarkılarla nefes almaya bırakıyor kendini.Küçük kırmızı odasında loş ışığın arkasına saklanmış masum,küçük,amatör bir yazar…belki de son zamanlarda onu en iyi tanımlayan cümle bu…Kimseyi incitmek istemeyen,kendinden çok başkalarını düşünen iyi kalpli küçük bir kız işte.yerine göre değişiyor.bu küçük kız bazen büyümüş,olgunlaşmış bir kadına da dönüşebiliyor.kimi zaman durgun sularda yüzüyor,kimi zamanda dalgalı serin sulara bırakıyor kendini.tehlikenin kucağına bırakıyor kendini. Her şeye rağmen kişiliğiyle bütünleşmiş dışarıya kendini olduğu gibi yansıtan bir insan olarak gösteriyor kendini.
Bu insan ne siz,ne bir başkası…bu insan küçük,amatör kızın ta kendisi.bu kişi ruhunun güzelliklerini yaşamına yansıtmış,içindeki samimi duygularla etrafına neşe saçmaya çalışan bir ben.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder